Bilim İçin Halk, Halk İçin Bilim

Seyithan Ahmet Ateş
3 min readOct 26, 2020

Nurtopu gibi yeni bir kitlesel fonlama çeşidimiz var.

Bilim insanısınız. Araştırma yapmak için kaynağa ihtiyacınız var. Şimdiye kadar bu kaynağı üniversitenin kendisinden, TÜBİTAK’tan veya AB gibi kurumlardan istediniz.

Anlatacağım bu yeni cins fonlamanın belkemiğini sizler oluşturuyorsunuz. Yani toplumun her bireyi.

Bu yöntemle bilim insanlari kitlesel fonlama platformları üzerinden projelerini halka sunuyor ve maddi destek istiyor. Projenin ne işe yaracağını, hangi yaraya merhem olacağını, hangi soruya cevap bulacağını anlatıyor.

Son zamanlarda uzakdoğu asyadaki kitlesel fonlama platformlarını araştırıyorum. Bu kapsamda yapmaya çalıştığımız ilk araştırma, sistematik literatür taraması. Amacımız uzakdoğu asyada bu alanda yapılmış çalışmaları derleyerek haritalandırmak, kim neler yapmış, ne tür ortak kanaatler oluşmuş, tüm bu yayınlardan toplum, platformlar ve girişimcelerin payına ne düşüyor tarzında çıkarımlar yapmak.

Bu süreçte oldukça ilginç internet platformlarına ve fonlama sistemlerine denk geliyorum. Bunlardan birisi de yukarıda bahsettiğim bilimsel projelerin halk tarafından fonlanması.

Bu sekilde fonlananan projelerden birisi, Japonların aslen Tayvanlı olup olmadıkları sorusuna odaklanıyor. Haritaya baktiginizda Tayvan ile Japonya arasında bazı adacıklar göreceksiniz. Bir sava göre, binlerce yıl önce Tayvan yerlileri ilkel sandallar ile bu adalara uğrayarak Japonya’da geldiler. Bilim insanları o zamanki metodları kullanarak tekneler yapmayı ve bunlar ile Tayvan’dan Japonya’ya ulaşmayı deneyecekler. Tüm bu çalışmalar için gereken fon ise 200 bin dolar. Evet, japon dostlarımız ‘az çok demeyelim’ düsturunca karınca kararınca destek oluyor ve Readyfor.jp platformu üzerinden 200 bin doları topluyor (projenin ayrıntıları için buraya bakılabilir). Japonya’da bilimsel araştırma projelerinin halk tarafından desteklenmesine birçok güzel örnek var. Halk tarafından bilimsel projesi desteklenen bilim adamının sonraki yıl nobel ödülü kazanması bunlardan birisi. Güzel bir tevafuk doğrusu.

Bilimsel araştırma projeleri ile halkı bir araya getiren birkaç özel platform var.

Experiment.com bunlardan bir başkası. Binlerce bilimsel araştırma arasından desteklemek istediğiniz projeyi seçiyorsunuz. Destek miktarı paşa gönlünüze kalmış. Projeye destek verdiğiniz için artık araştırma süresince tüm gelişmeleri öğrenme ayrıcalığı kazandınız.

1,099,000 üye ve şu ana kadar başarılı bir şekilde fonlanan 952 bilimsel proje. Peki ihtiyaç duyduğu bilimsel araştırma fonunu halktan talep eden bu bilim adamları genelde az gelişmiş ülkelerdeki üniversitelerden mi? İşin bu kısmı daha da şaşırtıcı. Fon arayan bilimsel projelerin ezici çoğunluğu ABD ve İngiltere’den. Hatta Harvard, Yale, Princton gibi üniversitelerde çalışan akademisyenlerin onlarca projesi halk tarafından fonlanmayı bekliyor. Bahse konu projelerin beklediği fon miktarlarını da belirtmekte fayda var. Bu miktar çoğunlukla 1000 dolar ile 10 bin dolar arasında değişiyor. Birçok projenin fon beklentisi ise 5 bin dolar civarında.

Peki ne tür projeler var. Aslında hemen hemen herşey. Arizona kertenkelelerinin nemli havayı sevip sevmediğinden okullarda tarih dersinin nasıl eğlenceli hale getirilebileceğine, kanser araştırmalarından tüketici satın alma davranışlarına kadar hemen her alanda binlerce bilimsel araştırma halk tarafından fonlanmayı bekliyor.

Güzel haber ise, diğer kitlesel fonlama platformları ile karşılaştırıldığında Experiment’in oldukça başarılı olması. Projelerin fonlanma oranı yaklaşık %50. Zaten herhangi bir proje fon hedefine ulaşamaz ise herkes söz verdiği destek miktarını geri alıyor. Ya hep, ya hiç modelini uyguluyor Experiment.com platftormu.

Platformu daha da güvenilir hale getirmek için fon arayan projeler önceden ‘yetkili abiler’ tarafından kontrolden geçiriliyor. Neyi araştıracak, metodu var mı, bilimsel geçmişi bu işi yapmaya elverişli mi tarzında, çok da sıkmayan genel bir gözden geçirme aslında.

Experiment’i belki diğer platformlardan ayıran bir diğer özellik ise projelere dahil edebileceğiniz ‘bilirkişiler’. Bu kişiler bir bakıma ‘bu proje iş yapar, bu arkadaşı da gözümüz tuttu’ tarzında beyanat veren bilim insanları. İşin bir başka ilginç yanı da, projelere destek veren kişilerden bir kısmının da yine akademisyenler olması. Bu akademisyenler bir bakmışsınız araştırması için fon topluyor, bir bakmışsınız küçük miktarlarla da olsa umut verici başka bir bilimsel çalışmayı destekliyor.

Peki fon için neden ‘devlete’ veya başka kurumlara başvurulmuyor? Bunun birçok nedeni var. Ama öne çıkan neden şu: ABD’de de olsanız fon almanız için oldukça ayrıntılı raporlar yazmanız, sınırlı miktardaki fon için birçok bilim insanı ile yarışmanız gerekiyor. Eğer büyük bir proje ile fona başvuruyorsanız attığınız taş ürküttüğünüz kuşa değebilir. Fakat 10 bin dolar ve aşağısı için bu kadar meşakkatte katlanmaktansa Experiment üzerinden fon arayışına girmek daha akıllıca. Diğer taraftan, fonlanan projelerin çoğu ilk aşama araştırmalardan oluşuyor. Burada denenen projelerin genişletilmesi için yine üniversitelererin fonlarına başvurmak gerekiyor. Bir başka sebep ise bilim insanlarının da artık ‘izole’ bilim yapmaktan sıkılmaları. Halk ile hem-hal olmak, istekli kişiler ile proje sürecini paylaşmak ve onları da sürece dâhil etmek istemeleri.

Tüm bunlar aslında hem bilimin içeriğinin, hem yapılış hemde fonlanma şeklinin pek de öngörülmedik şekilde değiştiğini gösteriyor.

Paralel evrende yaşıyormuşçasına varlığını sürdüren akademi ile toplumun bu birlikteliği her açıdan oldukça umut verici.

--

--

Seyithan Ahmet Ateş
Seyithan Ahmet Ateş

Written by Seyithan Ahmet Ateş

Akademisyen — Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi

No responses yet