Corona Gunlerinde Girisimcilik
Taipei girisimcilik fuari ile ilgili notlarimizda devam ediyoruz. Kulucka ve ekosistem konusuna biraz daha fazla egilmekte fayda var.
Kulucka kelimesini her duydugumda aklima arkasina civcivlerini alarak dolasan tavuklar gelir. Bilenler bilir, tavuk yumurtanin ustune gurka yattiginda onune suyu ve yemi konur. Bu kadar emek harcadigi yavrularini daha sonra korumayi da ihmal etmez tavuk. Koy yerlerinde umursuzca dolasan tavuk ve civcivleri gorup yaklasmak istediginizde tavugun tepkisi gorulmeye degerdir. Eger bir tehlike oldugunu sezerse tavuk tum civcivleri kanadinin altinda toplar.
Tayvan’daki girisimcilik fuarinda benim en cok dikkatimi ceken seyin, kulucka merkezlerinin ‘civcivleri’ ile birlikte arz-i endam etmesi oldugunu soylemistim. Civcivleri ile gezen tavuklar misali fuarin onemli bir bolumunu kulucka merkezleri ve artik yumurtasindan cikip kendi ayaklari uzerinde durmaya baslayan girisimler olusturuyordu.
2020 yilinin belki de en buyuk etkinliklerinden birisi gecen hafta Tayvan’da duzenlenen girisimcilik fuari idi. 500'den fazla yeni girisime ev sahipligi yapan fuar asyadaki canli girisimcilik ekosisteminin nisanesi gibiydi.
Eldeki verilere gore Covid-19 vakasinin gorulmedigi belki de tek ulke olan Tayvan bu avantajini elinden geldigi kadar kullanmaya calisiyor.
Ada ulkesi olan Tayvan, ulkeye giris yapan herkesin 14 gun boyunca karantinada kalmasini sart kosuyor. Havalimanina iner inmez, daha pasaport kontrolunden gecmeden, yerel bir telefon karti almaniz ve bazi formlar doldurmaniz isteniyor. Zira 14 gun boyunca hergun polis tarafindan aracanak ve saglik durumunuzu bildireceksiniz. Ozel Corona taksilerine binerek kalacaginiz karantina oteline gonderiliyorsunuz. Tabiki taksiye binmeden once gorevlinin sizi dondere dondere ilacladigi bir safha daha var. En son taksiye binerken nal cakacak nalbur edasiyla ayaklarinizi kaldirin deyip ayakkabinizi da ilaclayip sizi yolcu ediyor. Bu ve benzeri onlemlerden dolayi ulkede kamusal alanlarda Covid-19 vakasi yok.
Tayvan girisimcilik fuari, katilan herkes icin oldukca verimliydi. Global inovasyon raporuna gore baskent Taipei’nin dunyanin en inovatif 10. sehri secildigini de buraya not edelim. Fuarda once cikan alanlar sunlardi: blok zinciri ve finansal teknolojiler, veri analizi, yapay zeka ile farkli hizmetler sunma, biyoteknoloji, akilli sehir teknolojileri, robot teknolojisi, teknoloji ve egitimi kombine eden girisimler.
Fakat bundan daha onemli birsey vardi: bas donduren girisimcilik ekosistemi. Tabiri caizse kimin eli kimin cebinde belli degildi. Universiteler ve kulucka merkezleri (incubators), ozel hizlandiricilar (accelarators, risk sermayesi (VC), kamu kurumlari, yerel yonetimler… Fuar alaninin neredeyse sadece %20'sinde tek basina standini kurmus girisimler vardi. Geri kalan alanin onemli bir kismi kendi girisimcileri ile gelmis hizlandirma veya kulucka merkezleri ile bezenmisti.
Oyleki, Taipei belediyesinin kendi hizlandiricisi bile 20 den fazla girisimci ile fuardaydi. Tabiki Tayvan’in diger buyuk sehirleri de baskent ile rekabet edercesine kendi girisimcilerini sergiliyordu. Tatli bir rekabet ile kulucka kendi destekledikleri girisimleri one cikarmaya calisiyor ve fikri olan girisim adaylarina goz kirpiyordu. Sunduklari cazip firsatlari anlatiyorlardi: ucretsiz ofis imkani, milyardolarlik teknoloji parki yanibasimizda, universitemiz akademik destek verecek, yurtdisindaki fonlar ile sizi baglantiya geciriyoruz, ozel atolyemizde size prototip destegi sunuyoruz, danismanlik ekibimiz size hem teknik hem finansal konularda destek verecek…
Tayvan belediye baskani boyle bir fuara neden destek verdiklerini kisa ve oz bir bicimde anlatti: Tayvan’in altin madeni veya petrolu yok. Tayvan’in onundeki tek cikar yol inovasyon.
Fuar esnasinda duzenlenen etkinliker de bir taraftan girisimleri kendilerini tanitti, diger taraftan da ACER, Microsoft gibi firmalarin yoneticileri soylesilere katildi.
Fuar esnasinda ozel bir bolumde kurulan masalarda yeni isbirlikleri icin gorusmeler yapildi. Girisimler, fon sahipleri veya hizlandiricilar arasindaki eslestirme/bulusma sayisinin (matchmaking) 500 oldugu aciklandi.
3 gunun sonunda yaptigim gozlem, girisimlerin cok buyuk bir kisminin en son teknoloji ile ic ice, inovasyon veya yaraticilik gibi kavramlarin ete kemige burunmus halleri olmalariydi. Gelecek vadeden, yereli degil uluslararasini hedefleyen bu canli ekosistemin yapi sokumunu yapmak, kim nerede kimi nasil destekliyor, bu kadar teknolojik girisim nasil ortaya cikiyor gibi sorularin cevabini bulmak ise biraz zaman alacaga benziyor.
Aldigim notlari aktarmaya devam edecegim.